Ana içeriğe atla

MERHABA, BEN CEYDA / 16 GÜN 16 YAZI MEYDAN OKUMASI




Ben geldim, hem de çok güzel bir meydan okumayla:) Sevgili Ezgi ablamız başlatmış bu meydan okumayı. Detaylar için buraya tıklayabilirsiniz. Yeni görüyorsanız da katılmak için geç değil.

İlk günün sorusu şöyle: Karantina döneminden önce neredeydin nasıl bir yaşam şeklin vardı, şimdi neredesin ne yapıyorsun, günlerini nasıl geçiriyorsun, neler değişti hayatında bu süreçte?

Ben lise 3. sınıf öğrencisiyim. O yüzden karantinadan önce, doğal olarak, okula gidiyordum. Genel olarak evde vakit geçirmeyi daha çok seven biriyim. Dışarı çıktığımda da çok eğlenmek isteyen biriydim. Ama bu süreçten sonra en sıkıcı günün bile kıymetini bileceğim. Çünkü şu an tek yapabildiğim o sıkıcı günlerin bile fotoğraflarına bakıp dışarı çıkmanın özlemini yaşamak.

Şimdi evdeyim, ailemle birlikte bir şekilde günleri geçiriyoruz. Babam evden çalışıyor; geri kalanımız, yani annem, ablam ve ben, gün içinde genelde kendi başımıza zaman geçiriyoruz. Akşam yemeğinden sonra hep beraber salonda bir şeyler izleyip sohbet ediyoruz.

Ben gün içinde kitap okuyorum, sosyal medyada geziniyorum, arada bir şeyler izliyorum, kendi kendime kitap çeviriyorum. Hiçbir şey yapmasam da uzmanlık alanım olan yan gelip yatmak eylemiyle tüm günü geçirebilirim sanırım.

Hayatımda çok büyük bir değişiklik olmadı aslında. Sadece haftanın 5 günü sabah erkenden kalkıp okula gitmiyorum. Başta mutlu olsam da artık okulu bile özledim. Arkadaşlarımla geçirdiğim zamanları, gülüp eğlendiğimiz hatta beraber üzüldüğümüz anları buruk bir mutluluk ve özlemle hatırlıyorum. Arkadaşlarım dışında, hayatımın her döneminde beraber olduğum ve hiç bu kadar uzun süre ayrı kalmadığım yakın akrabalarımı da çok özledim.

Benim birinci gün yazım bu kadar. Umarım her gün yazabilirim. Belki bu meydan okumanın sonuna gelirken bu sıkıntılı dönemler de geçer. Biraz iyimser düşünmenin zararı olmaz bence:) Kendinize dikkat edin.

Yorumlar

  1. İyimser düşünelim ki iyi şeyler yaşayalım 🎈
    Okul dönemine ait düzenden çıkıp şu düzene uyum sağlamak elbette zor oluyordur, ama tanıdığım kadarıyla sen kendiyle mutlu olan bir insan olduğun için kendine evde bir düzen kurmuşsundur🎈

    Uzmanlık alanına diyecek söz yok tabii, ama sen yine de başka alanlara da geçiş yap 😊

    Mesela nakış yapabilirsin, kiii sanırım elinde malzemelerin de var. Nakış inanılmaz bir terapidir🎈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın nakış olabilir. Hatta bir kanaviçeye başlamıştım, kaldı. Ona devam edeyim bari, sen söyleyince hatırladım. Teşekkürler 😊

      Sil
  2. inşallah bu günler yanımıza kendimize dair güzel tespitlerle kalır bence bu günleri değerlendirmenin en güzel avantajı bir dil öğrenmek oğlum ve diğer heveslerim bu kadar vaktimi almasa busu da ne güzel ispanyolca öğreniyordum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay dil öğrenmek en sevdiğim. Yeni bir dile başlamak istiyorum ama kendimi frenliyorum nedense. Artık üstümden rehaveti atmam lazım. Belki kıyısından başladığım Almancayı ilerletirim, belki de yepyeni bir maceraya atılırım. Size de dil maceranızda başarılar. Hatta oğlunuz anlayabilecek yaştaysa onunla öğrenirsiniz belki, daha keyifli olacağına eminim:)

      Sil
  3. bu meydan okuma sayesinde sana Merhaba diyorum Ceydacım,
    bende ilk gün yazıma seni beklerim.
    Bursa'dan sevgiler.....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Ben de bu vesileyle size merhaba diyebiliyorum. Hemşehriymişiz ne mutlu:) Yazınızı da okudum, düzenli yaşamınızı devam ettirebilmenize hayran kaldım:)

      Sil
  4. Rutin dediğimiz önemsemediğimiz şeylerin kıymetini bileceğiz sanırım bu salgın sonrasında..
    Meydan okumaya hoş geldin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş buldum:)
      Gerçekten öyle... Her gün önünden geçtiğim yerlere dönüp bakmazken şimdi fotoğraflarını görüp duygulanıyorum.

      Sil
  5. Çok teşekkür ederim. Gerçekten çok güzel ve sıcak bir ortam sağladı bu etkinlik. Kendi yazımı yazıp diğer katılanlarınkini okuyorum, sohbet ediyormuş gibi hissettiriyor:) Sağlığınıza dikkat edin, iyi günler:)

    YanıtlaSil
  6. ha haaa tembellik yatmak en güzel hobi ama de miiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahahha kesinlikle. En az eforla en çok zevk veren hobi:)

      Sil
  7. Bu salgın günlerinden sonra değerini bileceğiz bazı şeylerin ve bazı şeylerin değerini de daha çok bileceğiz :) Dilerim unutmayız :) Neşeli ve sağlıklı sevgilerle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle öyle:) Bu anları farkında olarak geçiren birinin o değeri kolay kolay unutacağını düşünmüyorum. Sağlıklı günler:)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kitap Mimi

  Mimleri cevaplamayı hep çok sevdim. Bu sefer de ben bir tane yapayım dedim. Daha önceden birçok kitap mimi yapılmıştır illa ki, benim yazdığım sorulardan birkaçı da onlarda vardır. Ama yeniden cevaplamış olalım. Belki cevaplarımız değişmiştir. 1) Kitaplığındaki en eski kitap Benim kitaplığımda bulunan en eski kitap Fido. Anneme ablaları hediye almışlar 1986 yılında. İlk baskısı 1984'te olmuş, zaten bu kitap da birinci baskıdan. Sayfaları geçen yıllarla iyice sararmış, kapaktan ayrılmış. Ama eski kitaplara has o yoğun kokusunu içime çekmek çok hoşuma gidiyor. 2) Kitaplığındaki en yeni kitap   Ben genelde kitaplarımı internetten sipariş ediyorum ve toplu alıyorum. O yüzden aslında en yeni kitaplarım birkaç tane. Ama ben okumak için en heyecanlı olduğumu göstermek istedim. Çok ümitliyim ve seveceğime eminim.Hazır filminin fragmanı da yayınlanmışken hemen okumak istiyorum. 3) Sana hediye gelen bir kitap Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları benim düzenli kitap okumaya başlamamı sağl

Değişimin İlk Günü

Yeni bir hafta başlangıcı, yeni alışkanlıklar kazanmaya başlamak için harika bir zaman. Benim kazanmak istediğim yeni alışkanlık erken kalkmak. Uykuyu çok seven biri olarak bu benim için çok zorlayıcı bir şey. Gece bir şeyler yapmayı çok seviyorum, sabah uykularını da aynı şekilde. Zaten gece geç yatınca uyanmam öğle saatlerini buluyor. Fakat okul dışında erken kalkmayı başardığım birkaç nadir günde çok mutlu hissettiğimi fark ettim hep. 9'da kalktığımda -ki bu benim için çok erken bir saat- 12'ye kadar çok fazla iş hallediyorum. O üç saatlik zaman dilimi sanki apayrı bir gün gibi. Öğle ezanına kadar ne yapabilirsem en verimli şeyler onlar oluyor, öğleden sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Bugün ise sabah namazına kalktım, yaklaşık 6.20 gibi, ve sonrasında bir daha uyumadım. Namaz, ayılma ve birkaç küçük şeyden sonra 7 gibi günümü başlattım.  Derslerim 9'da başlıyor, yani iki saatim vardı. Önce bir süredir ilgilenemediğim İspanyolca'yla ilgilendim. Birkaç alıştırma yapt

Ağaç Ev Sohbetleri - 58

Merhabalaar! Bu haftanın ağaç ev sohbetleriyle geldim yine. Konusu çok hoşuma gitti, hemen  yazayım dedim. Zaten sevdiğim havalarla ilgili bir yazı yazmayı düşünüyordum, güzel denk geldi. Sevgili Andromeda bulmuş konuyu. Teşekkür edelim ona da bu güzel konu için:) "Hangi mevsimin insanısınız, neden?" Tüm mevsimler çok güzel elbet. İyi ki hepsini yaşayabilen bir ülkedeyiz. Hepsini tadabilmek çok büyük zevk. Yaz olmadan kış, kış olmadan yaz anlaşılmazdı yoksa. Soğuk havalara aşığım. Isınmak serinlemekten daha kolay geliyor bana, üşüdüğümde sırtıma bir hırka alıp sorunu çözebiliyorum ama bir sıcak bastı mı vay halime. Yazı pek sevemiyorum o yüzden. Doya doya dondurma yiyebilme kısmı var ama orası çok güzel. Bir de piknik sezonu açılıyor, pikniğe de bayılırım. İlkbahar da güzel bu arada. Çiçekler, ağaçlar, hayvanlar uyanıyor hep beraber. Yaşam yeniden yüklenmiş gibi olmuyor mu ama? Her yer yeşil yeşil, mis gibi hava, ohhh. Sonbaharı biraz daha fazla severim. Hem yeni bir okul/iş