Ana içeriğe atla

Ağaç Ev Sohbetleri 26

Merhaba, bugün çok severek takip ettiğim bir seriyle geldim. Her hafta yazılan birkaç yazıyı okumaya çalışıyorum ve ben de yazayım bir şeyler diyorum. Ama her zaman hakkında yazmak istediğim konular olmuyor. Yazmak istediklerimi de yazmak nasip olmadı.

Ama bu haftanın konusu çok güzel. Sevgili Deep bulmuş, çok güzel bulmuş.

Konumuz: “Sıradan olmak, farklı olmak. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sıradan olmak gibi bir korkunuz var mı?”

Günümüzde genel olarak bakıldığında insanlar fazlasıyla sıradan bence. Herkes tek tip. Bu monotonluktan sıyrılmak için illa ki farklı bir şeyler yapmak gerekiyor.

Sıradan olmak gibi bir korkum yok. Zaten insanlar, içlerine bakıldığında, sıradan değil bence. Herkesin farklı bir düşünce dünyası var, farklı ilgi alanları,yetenekleri var. Herkes aslında sevdiği ve yeteneği olduğu şeyi yapsa herkes birbirinden farklı olurdu. Ama işte artık önemli olan para.

Sıradan olmak da güzel, farklı olmak da. Ben hangisine giriyorum pek bilmiyorum aslında. İkisi de bana uyar.

Yorumlar

  1. Mm ne güzelmiş konu :) Ben de yazayım zaman bulursam :3 İnsanların içine bakıldığında çok da sıradan olmadıkları düşüncesine katılıyorum ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaz yaz. Senin düşüncelerini de merak ediyorum. Yazmış mısın bakayım:)

      Sil
    2. Biraz yoğun bir haftaydı, yazamadım :(

      Sil
    3. Yaa üzüldüm şimdi:( olsun diğer haftalardaki yazılarını bekliyorum o zaman:)

      Sil
  2. o zaman hem sıradan hem farklıyız de mii evet çok haklısın bi deee sen çok doğal ifade ediyon düşüncelerini, hem de kısa ve anlamlı. seni okumak çok keyifliii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle ikisi birdeniz. Çok teşekkürler, keyif alıyorsan ne mutlu bana:)

      Sil
  3. Farklı olmak düşünmekle eş değer düşüncesine katılıyorum. Dediğin gibi bazı konularda koyun sürüsü gibiyiz, birkaç kişi yapınca herkes yapmaya başlıyor. Farkında olmak, kendimiz için en iyisini ve en doğrusunu bulmak zorundayız. Herkes bunu yapsa kimse aynı olmaz zaten, herkesin ihtiyaçları farklı malum.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kitap Mimi

  Mimleri cevaplamayı hep çok sevdim. Bu sefer de ben bir tane yapayım dedim. Daha önceden birçok kitap mimi yapılmıştır illa ki, benim yazdığım sorulardan birkaçı da onlarda vardır. Ama yeniden cevaplamış olalım. Belki cevaplarımız değişmiştir. 1) Kitaplığındaki en eski kitap Benim kitaplığımda bulunan en eski kitap Fido. Anneme ablaları hediye almışlar 1986 yılında. İlk baskısı 1984'te olmuş, zaten bu kitap da birinci baskıdan. Sayfaları geçen yıllarla iyice sararmış, kapaktan ayrılmış. Ama eski kitaplara has o yoğun kokusunu içime çekmek çok hoşuma gidiyor. 2) Kitaplığındaki en yeni kitap   Ben genelde kitaplarımı internetten sipariş ediyorum ve toplu alıyorum. O yüzden aslında en yeni kitaplarım birkaç tane. Ama ben okumak için en heyecanlı olduğumu göstermek istedim. Çok ümitliyim ve seveceğime eminim.Hazır filminin fragmanı da yayınlanmışken hemen okumak istiyorum. 3) Sana hediye gelen bir kitap Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları benim düzenli kitap okumaya başlamamı sağl

Değişimin İlk Günü

Yeni bir hafta başlangıcı, yeni alışkanlıklar kazanmaya başlamak için harika bir zaman. Benim kazanmak istediğim yeni alışkanlık erken kalkmak. Uykuyu çok seven biri olarak bu benim için çok zorlayıcı bir şey. Gece bir şeyler yapmayı çok seviyorum, sabah uykularını da aynı şekilde. Zaten gece geç yatınca uyanmam öğle saatlerini buluyor. Fakat okul dışında erken kalkmayı başardığım birkaç nadir günde çok mutlu hissettiğimi fark ettim hep. 9'da kalktığımda -ki bu benim için çok erken bir saat- 12'ye kadar çok fazla iş hallediyorum. O üç saatlik zaman dilimi sanki apayrı bir gün gibi. Öğle ezanına kadar ne yapabilirsem en verimli şeyler onlar oluyor, öğleden sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Bugün ise sabah namazına kalktım, yaklaşık 6.20 gibi, ve sonrasında bir daha uyumadım. Namaz, ayılma ve birkaç küçük şeyden sonra 7 gibi günümü başlattım.  Derslerim 9'da başlıyor, yani iki saatim vardı. Önce bir süredir ilgilenemediğim İspanyolca'yla ilgilendim. Birkaç alıştırma yapt

Ağaç Ev Sohbetleri - 58

Merhabalaar! Bu haftanın ağaç ev sohbetleriyle geldim yine. Konusu çok hoşuma gitti, hemen  yazayım dedim. Zaten sevdiğim havalarla ilgili bir yazı yazmayı düşünüyordum, güzel denk geldi. Sevgili Andromeda bulmuş konuyu. Teşekkür edelim ona da bu güzel konu için:) "Hangi mevsimin insanısınız, neden?" Tüm mevsimler çok güzel elbet. İyi ki hepsini yaşayabilen bir ülkedeyiz. Hepsini tadabilmek çok büyük zevk. Yaz olmadan kış, kış olmadan yaz anlaşılmazdı yoksa. Soğuk havalara aşığım. Isınmak serinlemekten daha kolay geliyor bana, üşüdüğümde sırtıma bir hırka alıp sorunu çözebiliyorum ama bir sıcak bastı mı vay halime. Yazı pek sevemiyorum o yüzden. Doya doya dondurma yiyebilme kısmı var ama orası çok güzel. Bir de piknik sezonu açılıyor, pikniğe de bayılırım. İlkbahar da güzel bu arada. Çiçekler, ağaçlar, hayvanlar uyanıyor hep beraber. Yaşam yeniden yüklenmiş gibi olmuyor mu ama? Her yer yeşil yeşil, mis gibi hava, ohhh. Sonbaharı biraz daha fazla severim. Hem yeni bir okul/iş