Ana içeriğe atla

Blog Yazmaya Nasıl Başladım? - Mim

Merhabalar! Ben yine uzuuun bir aradan sonra geri geldim. Beni bu mime etiketleyip blog alemine geri döndüren Aysu'ya çok teşekkür ediyorum.

Gelelim mimimize: Blog yazmaya nasıl başladım?

Instagram'da da olduğu gibi blog konusunda da beni teyzem teşvik etti. Instagram hesabı açmayı zaten istiyor ve düşünüyordum. Kendisi bu konuda en büyük yardımcım oldu sağ olsun. Fakat blog açmak aklımda yoktu, hatta bana sunduğu ilk birkaç önerisini reddettim. Yine de en sonunda o üstün geldi ve bu sayfayı açmama vesile oldu.

Ben de arada bıraksam da devam etmeye çalışıyorum. Başlamadan önceki ön yargılarımın aksine çok zevkliymiş blog yazmak. Bazen ne yazsam bilemeyip boş bırakıyorum ama bir fikir bulunca koşup yayınlıyorum. Sizinle yorumlarda fikir alışverişi yapmak, olaylara farklı açılardan bakmak çok zevkli. Hâlâ takipten çıkmayıp buralarda olanlar varsa teşekkür ederim, iyi ki varsınız. Umarım bu yazıdan sonra düzgünce devam ederim ve beraber oluruz.

Hepinize mutlu günler :)
Etiketler:

Yorumlar

  1. thestoriesfromthestars23 Ocak 2020 09:57

    Evet çok güzel buraya yazmak. Karakter sınırlaması yok diğer mecralar gibi, yayınlamak istediğim metni kırpıp küçücük bir şeye dönüştürmeme gerek kalmıyor. İstediğim gibi üzün uzun anlatıyorum:)

    YanıtlaSil
  2. aysu23 Ocak 2020 12:15

    Tekrar hoş geldiin! Özlettin kendini, umarım devam edersin yazmaya. Çevrende seni olumlu yönde etkileyen birisinin olması ne hoş! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. thestoriesfromthestars23 Ocak 2020 18:01

      Hoş bulduum! Sayende döndüm, devam edeceğim inşallah:)

      Sil
  3. deeptone23 Ocak 2020 12:18

    oleeeey seni gördüğüme sevindiiim. teyzen iyi yapmış oh :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. thestoriesfromthestars23 Ocak 2020 18:02

      Ben de hâlâ burada olduğun için sevindim:) Bence de iyi yapmış teyzem, buradayım sayesinde:)

      Sil
  4. Esra Ercan24 Ocak 2020 09:33

    Ne güzel teyze, sevgilerimizi ilet.^^ Daha çoook yazı yazman dileğiyle.^^

    YanıtlaSil
  5. Zeynep25 Ocak 2020 01:22

    Yazmak şifadır🎈Sosyal medyada bunu gerçekleştirmenin en güzel yolu da blog alemidir bence.
    Seneler sonra dönüp yazdıklarını buradan okumak, neler düşündüğünü neler biriktirdiğini hatırlamak inanılmaz bir duygu, bunu yaşamanı istiyordur belki teyzen 🙈 İstiyor yani🙈
    Hep yaz, hep güzel şeyler biriktir burada🎈

    YanıtlaSil
  6. sessizgemi15 Şubat 2020 10:44

    yaa teyzen ne iyi yapmış yazmak ne güzel şey kii bırakma yazmayıı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. thestoriesfromthestars18 Şubat 2020 08:46

      Evet güzel bir ortama girmeme vesile oldu. Hikaye tarzı şeyler yazmayı pek sevmesem de karşılıklı etkileşim halinde olduğumuz bu gibi ortamlarda yazmayı seviyorum:)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ağaç Ev Sohbetleri - 58

Merhabalaar! Bu haftanın ağaç ev sohbetleriyle geldim yine. Konusu çok hoşuma gitti, hemen  yazayım dedim. Zaten sevdiğim havalarla ilgili bir yazı yazmayı düşünüyordum, güzel denk geldi. Sevgili Andromeda bulmuş konuyu. Teşekkür edelim ona da bu güzel konu için:) "Hangi mevsimin insanısınız, neden?" Tüm mevsimler çok güzel elbet. İyi ki hepsini yaşayabilen bir ülkedeyiz. Hepsini tadabilmek çok büyük zevk. Yaz olmadan kış, kış olmadan yaz anlaşılmazdı yoksa. Soğuk havalara aşığım. Isınmak serinlemekten daha kolay geliyor bana, üşüdüğümde sırtıma bir hırka alıp sorunu çözebiliyorum ama bir sıcak bastı mı vay halime. Yazı pek sevemiyorum o yüzden. Doya doya dondurma yiyebilme kısmı var ama orası çok güzel. Bir de piknik sezonu açılıyor, pikniğe de bayılırım. İlkbahar da güzel bu arada. Çiçekler, ağaçlar, hayvanlar uyanıyor hep beraber. Yaşam yeniden yüklenmiş gibi olmuyor mu ama? Her yer yeşil yeşil, mis gibi hava, ohhh. Sonbaharı biraz daha fazla severim. Hem yeni bir okul/iş...
22 yorum
Devamı

Kitap Mimi

  Mimleri cevaplamayı hep çok sevdim. Bu sefer de ben bir tane yapayım dedim. Daha önceden birçok kitap mimi yapılmıştır illa ki, benim yazdığım sorulardan birkaçı da onlarda vardır. Ama yeniden cevaplamış olalım. Belki cevaplarımız değişmiştir. 1) Kitaplığındaki en eski kitap Benim kitaplığımda bulunan en eski kitap Fido. Anneme ablaları hediye almışlar 1986 yılında. İlk baskısı 1984'te olmuş, zaten bu kitap da birinci baskıdan. Sayfaları geçen yıllarla iyice sararmış, kapaktan ayrılmış. Ama eski kitaplara has o yoğun kokusunu içime çekmek çok hoşuma gidiyor. 2) Kitaplığındaki en yeni kitap   Ben genelde kitaplarımı internetten sipariş ediyorum ve toplu alıyorum. O yüzden aslında en yeni kitaplarım birkaç tane. Ama ben okumak için en heyecanlı olduğumu göstermek istedim. Çok ümitliyim ve seveceğime eminim.Hazır filminin fragmanı da yayınlanmışken hemen okumak istiyorum. 3) Sana hediye gelen bir kitap Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları benim düzenli kitap okumaya başlamamı sağ...
18 yorum
Devamı

Hakkımda Bilmediğiniz 11 Şey Mimi

Herkese merhaba, yeni bir mim ile karşınızdayım. Bu sefer beni mimleyen  Sade ve Derin . Bloga katılalı zaten çok olmadı, hakkımda muhtemelen hiçbir şey bilmiyorsunuz. Bu sorularla beni biraz daha tanıyın o zaman. İşte hakkımda bilmediğiniz 11 şey: 1) Kendinde sevmediğin özelliğin nedir? Sevmediğim özelliğim yok sanırım. Sadece bazen fazla inatçı olabiliyorum. Bu elimde olan bir şey değil, inadım tuttu mu bir daha geri adım atmam. Bu biraz yorucu olabiliyor bazen. 2) En büyük takıntın nedir? Çok garip takıntılarım var aslında. Çıplak ayak en sevmediğim şeylerden biridir mesela. Bakmak bile hiç hoş değil. Bir de birinin tükürüğü tenime değdinde orayı acıyana kadar silerim. Hatta bazen acısa da devam ederim. Sanki tenime işlemiş ve bir daha çıkmayacakmış gibi hissederim. Ta ki unutana kadar. 3) Kimsenin bilmediği bir sırrın var mı? Tabi ki var. Herkesin vardır. Herkes kendini bir noktaya kadar karşı tarafa açabilir. Bazı şeylerin kimse tarafından bilinmemesi daha güve...
10 yorum
Devamı