Ana içeriğe atla

Kitap Okumanın En Sevdiğim Yönü

Çoğumuz kitap okumayı çok seviyoruz. Peki neden bu kadar seviyoruz şu kitapları?

Bence bu soruyu cevaplamak için önce başka bir soruya cevap vermek lazım: Neden kitap okuyorum?

Ben eğlenmek için okuyorum. Bu nedenle ülkemizde gereksiz bir ön yargının kurbanı olan "kapağı hoş, içi boş(!)" fantastik kitaplar benim en sevdiklerim. Bayıldığım kitapları kamu alanlarında kötü bakışlara veya gereksiz sözlere maruz kalmamak için okumuyorsam bu toplumun utanması gereken bir durumdur. Bu konu hakkında başka bir yazıda konuşuruz belki.

Neyse konumuza geri dönelim. İlk soruyu cevaplandırdığımızda zaten asıl sorunun cevabı da ortaya çıkıyor.

Ben eğlenmek için okuyorum. Farklı dünyalar görmek, o dünyalarda yaşamak için okuyorum. Yoğun geçen bir günde yorgunluğumu atmak için gerçek olmayan bir evrende biraz takılmak bana çok iyi geliyor. Karakterlerin yerinde saymak yerine giderek güçlenmesini okumayı seviyorum. Aksiyon sahnelerini okumak için sabırsızlanıyorum.

Kitap okumanın en sevdiğim yanı, ben sabit dururken beni herhangi bir yere götürebilmesi.

Siz kitap okumanın hangi yönünü seviyorsunuz? Önce neden okuduğunuzu sorgulamayı unutmayın. Kitaplarla kalın.

Yorumlar

  1. heey yazmışsın gelcam yine okumaya yorumaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gel bakalım. Sonra da neden okumayı sevdiğini yazmayı unutma:)

      Sil
  2. çok güzel söylemişsin. ben de eğlenmek, keyiflenmek için okuyorum. mutlu olmak için. yani okumanın kendisini seviyorum. boş kitaplar da hoş oluyor zaten. fantastikler de güzel. kitaplar hep güzel yaa. evet hayal kurmak için, farklı dünyalara gitmek için okuyorum yani. filmler müzikler de öyle. insanların düşünceleri de boş. bazıları der, sadece iyi edebiyat eserleri okumalı filan. ne saçma. bazen ağır da okunur. bazen hafif de. iyi edebiyat eserlerinin çoğu sıkıcı. bu yazın çok güzeldi. bloglardan seçmeler yazıma koyayım bunuu. herkes hoş okur da konuşmaya gelince hep ciddi okuduklarını filan sölerler. kompleks. ayrıca, sevdiğin kitapları da yazsana bi araaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşüncelerime katılman beni mutlu etti. Doğru söyledin, boş kitap okuyup insanlara edebi kitaptan başka okunmaz diyenler çok. O zaman bir ara boş kitaplar dolu kitaplar karışık bir öneri yazısı gelir:) Bloglardan seçmeler için de teşekkürler!

      Sil
  3. Ne güzel yazmışsın.
    Kendini de tam anlatmışsın.
    Ben de eğlenmek için okuyorum.
    Hangi kitaplar keyif veriyorsa onları okuyorum.
    Mesela polisiye gerilim kitapları benim için dizi gibi bir şey, onları düzenli takip ederim, sürekli elimdedir. Ama arada diğer türde de kitaplar olurum, onlara film derim, her zaman olmaz f,ilm gibi işte arada izlemek gibi😊

    Kitaplar her zaman en yakın arkadaşın olsun, hep keyif al okumaktan🎈

    YanıtlaSil
  4. Ben de polisiye gerilim severim. Onların yeri ayrı. Benim dizilerim fantastik olanlar. Neyse ki sonraki bölümde ne olacağını öğrenmek için bir hafta beklememiz gerekmiyor☺️

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ağaç Ev Sohbetleri - 58

Merhabalaar! Bu haftanın ağaç ev sohbetleriyle geldim yine. Konusu çok hoşuma gitti, hemen  yazayım dedim. Zaten sevdiğim havalarla ilgili bir yazı yazmayı düşünüyordum, güzel denk geldi. Sevgili Andromeda bulmuş konuyu. Teşekkür edelim ona da bu güzel konu için:) "Hangi mevsimin insanısınız, neden?" Tüm mevsimler çok güzel elbet. İyi ki hepsini yaşayabilen bir ülkedeyiz. Hepsini tadabilmek çok büyük zevk. Yaz olmadan kış, kış olmadan yaz anlaşılmazdı yoksa. Soğuk havalara aşığım. Isınmak serinlemekten daha kolay geliyor bana, üşüdüğümde sırtıma bir hırka alıp sorunu çözebiliyorum ama bir sıcak bastı mı vay halime. Yazı pek sevemiyorum o yüzden. Doya doya dondurma yiyebilme kısmı var ama orası çok güzel. Bir de piknik sezonu açılıyor, pikniğe de bayılırım. İlkbahar da güzel bu arada. Çiçekler, ağaçlar, hayvanlar uyanıyor hep beraber. Yaşam yeniden yüklenmiş gibi olmuyor mu ama? Her yer yeşil yeşil, mis gibi hava, ohhh. Sonbaharı biraz daha fazla severim. Hem yeni bir okul/iş...

Kitap Mimi

  Mimleri cevaplamayı hep çok sevdim. Bu sefer de ben bir tane yapayım dedim. Daha önceden birçok kitap mimi yapılmıştır illa ki, benim yazdığım sorulardan birkaçı da onlarda vardır. Ama yeniden cevaplamış olalım. Belki cevaplarımız değişmiştir. 1) Kitaplığındaki en eski kitap Benim kitaplığımda bulunan en eski kitap Fido. Anneme ablaları hediye almışlar 1986 yılında. İlk baskısı 1984'te olmuş, zaten bu kitap da birinci baskıdan. Sayfaları geçen yıllarla iyice sararmış, kapaktan ayrılmış. Ama eski kitaplara has o yoğun kokusunu içime çekmek çok hoşuma gidiyor. 2) Kitaplığındaki en yeni kitap   Ben genelde kitaplarımı internetten sipariş ediyorum ve toplu alıyorum. O yüzden aslında en yeni kitaplarım birkaç tane. Ama ben okumak için en heyecanlı olduğumu göstermek istedim. Çok ümitliyim ve seveceğime eminim.Hazır filminin fragmanı da yayınlanmışken hemen okumak istiyorum. 3) Sana hediye gelen bir kitap Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları benim düzenli kitap okumaya başlamamı sağ...

Hakkımda Bilmediğiniz 11 Şey Mimi

Herkese merhaba, yeni bir mim ile karşınızdayım. Bu sefer beni mimleyen  Sade ve Derin . Bloga katılalı zaten çok olmadı, hakkımda muhtemelen hiçbir şey bilmiyorsunuz. Bu sorularla beni biraz daha tanıyın o zaman. İşte hakkımda bilmediğiniz 11 şey: 1) Kendinde sevmediğin özelliğin nedir? Sevmediğim özelliğim yok sanırım. Sadece bazen fazla inatçı olabiliyorum. Bu elimde olan bir şey değil, inadım tuttu mu bir daha geri adım atmam. Bu biraz yorucu olabiliyor bazen. 2) En büyük takıntın nedir? Çok garip takıntılarım var aslında. Çıplak ayak en sevmediğim şeylerden biridir mesela. Bakmak bile hiç hoş değil. Bir de birinin tükürüğü tenime değdinde orayı acıyana kadar silerim. Hatta bazen acısa da devam ederim. Sanki tenime işlemiş ve bir daha çıkmayacakmış gibi hissederim. Ta ki unutana kadar. 3) Kimsenin bilmediği bir sırrın var mı? Tabi ki var. Herkesin vardır. Herkes kendini bir noktaya kadar karşı tarafa açabilir. Bazı şeylerin kimse tarafından bilinmemesi daha güve...